SİGARA: Patlıcangillerden bir bitki olan tütünün yapraklarından elde edilen bir keyif verici olduğu herkesin malumudur. Tütünün ilk kez Amerika yerlilerince bilindiği ve kullanıldığı ve Amerika’nın Avrupalılarca öğrenilmesinden sonra Avrupa ya da götürüldüğü ilk götürenin ise Christopher Columbus (1506) olduğu kaydedilir. (Mahmut Nazım en-Nesîmî, et-Tibbu'n-Nebev'î ve'l-ilmu'l-hadis I/33; Muhammed Şefik Girbal ve arkadaşları, el-Mevsû'atü'l-Arabiyyetü'l-Muyessera,"Tebg" (Tütün) md. Tütünü Avrupa'ya ilk kez Jean Nicot isimli birisinin götürdüğü de söylenmiştir. en-Nesîmî, adı geçen eser.) Bazı fıkıh kitaplarında da ilk kez 1015 Hicri yılında ortaya çıktığı söylenir. (Tütünün tarihiyle ilgili geniş bilgi için bk. Abdulhay el-Lüknevî,Tervîcu'l-cinan bi-tesrîh-i hükm-i surbi'd-duhân 2 vd.) Bu da M.1506'lara rastlar ve İslam âleminin tütünü Avrupa'dan takriben yüzyıl sonra tanıdığını gösterir. Gerçi Avrupa’da da iyiden iyiye tanınma tarihi 1586'dir. (M. Şefik Girbal -adı geçen eser- ) Bu durumda aradaki fark yirmi yıldan aza düşmüş olur. Tütünün süs bitkisi ve tıbbi gayeler için de kullanılmış olması, (-adı geçen eser-) konumuz açısından önem arzedecektir.
Tartışmasız büyük müctehidlerin tanımadığı tütün diyebiliriz ki biraz da bu yüzden İslam âleminde de hızla yayılmış ve H.11. asrın başından itibaren kullanılır olmuştur. Buna paralel olarak dini hükmü konusunda da pek çok görüş beyan edilmiş, risaleler ve kitaplar kaleme alınmıştır. Hatta denebilir ki, sonradan ortaya çıkan bu tür konularda hakkında tütün kadar söz söylenen, yazılı beyan ortaya çıkan bir başka konu yoktur. Sadece "Kesfu'z-Zunûn"un zeyline kitap adlarına göre bir göz gezdiren buna şahit olur. Bu yazılanlara bütün mezhepler ortaktır ve sigara hakkında her mezhepten, zikredeceğimiz her üç görüşe sahip âlimler bulunduğu için, meselenin mezheplere göre hükmü diye ayırım yapmak da hem mümkün hem de isabetli görülmemektedir. Diğer yönden bizce tartışılabilir bir görüşe göre de zaten sigaranın ortaya çıktığı tarihten beri müctehit bulunmadığı için söylenenlerin hüküm açısından bir değeri yoktur. Biz şimdilik bu görüşü tartışma dışı bırakacağız ve hesaba katmayacağız. Değişik görüşleri üç kategoriye ayırarak delilleriyle ve bu delillerin tartışmasıyla birlikte serdedecek ve bir sonuca varmaya çalışacağız.
Tartışmasız büyük müctehidlerin tanımadığı tütün diyebiliriz ki biraz da bu yüzden İslam âleminde de hızla yayılmış ve H.11. asrın başından itibaren kullanılır olmuştur. Buna paralel olarak dini hükmü konusunda da pek çok görüş beyan edilmiş, risaleler ve kitaplar kaleme alınmıştır. Hatta denebilir ki, sonradan ortaya çıkan bu tür konularda hakkında tütün kadar söz söylenen, yazılı beyan ortaya çıkan bir başka konu yoktur. Sadece "Kesfu'z-Zunûn"un zeyline kitap adlarına göre bir göz gezdiren buna şahit olur. Bu yazılanlara bütün mezhepler ortaktır ve sigara hakkında her mezhepten, zikredeceğimiz her üç görüşe sahip âlimler bulunduğu için, meselenin mezheplere göre hükmü diye ayırım yapmak da hem mümkün hem de isabetli görülmemektedir. Diğer yönden bizce tartışılabilir bir görüşe göre de zaten sigaranın ortaya çıktığı tarihten beri müctehit bulunmadığı için söylenenlerin hüküm açısından bir değeri yoktur. Biz şimdilik bu görüşü tartışma dışı bırakacağız ve hesaba katmayacağız. Değişik görüşleri üç kategoriye ayırarak delilleriyle ve bu delillerin tartışmasıyla birlikte serdedecek ve bir sonuca varmaya çalışacağız.